ALTIN
DOLAR
EURO
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

YARALANMALAR HAKKINDA

27.02.2010
479
A+
A-

YARALANMALAR
Doku bütünlüğünün bozulmasına yara denir. Yaralar; infeksiyöz, otoümmün, travmalar gibi farklı sebeplerle olabilirler. Bu yazımızda,”acil  ve ilk yardım” başlıkları altında daha önce işlenen yaralanmalara değinmeden, yine travmalarla ilgili olan ve sağlık kuruluşuna gitmeden çözebileceğimiz veya ilk müdehale ile hayat kurtaran küçük yaraları ele alacağız.

Neden ”küçük yaralanma” tanımlaması yapılıyor veya yaralanmaların tipleri mi var diye sorulabilir. Evet yaralanmalar yerleri ve büyüklükleri itibariyle küçük-orta-büyük olarak sınıflandırılırlar. Yara deride ise kabaca sırasıyla; 0-5 cm./5-10cm/10cm.dir.  Ancak kafa boşluğuna,  göğüs boşluğuna ve batın boşluğuna nafiz yaralanmalarda büyüklüğünün önemi kalmamaktadır. Derialtı atardamarlarına  veya büyük toplar damarlarına  denk gelen kesilerde  büyüklük kavramı anlamsızdır.
Yaralar nitelik olarakta sınıflanabilir. Bunlar; sıyrık, ezik, delici veya kesici alet yaralarıdır.

Sıyrık; düzensiz bir yüzeye temas sonucunda oluşur ve deri katları sıyrılır.
derinin içinde elbise parçaları, küçük taş ve tozlar olabilir.Yaralar önce serumla veya musluk suyu ile yıkanır temizlenir sonra pansuman yapılır.

Ezikler; künt bir cismin travmasına maruz kalınmayla oluşur. Deri ve deri altı dokularda çürük oluşur. Travmaya maruz  kalan bölgede ödem oluşur. Genellikle küçük eziklerde morarma olmaz. Ancak kırık varsa kanamadan dolayı hem morarma hemde geçmeyen ağrı vardır.Hastanaye  gitmek gerekebilir.

Delici ve kesici yaralanmalar;  keskin bir aletle olan yaralardır. Yaranın derinlerinde yabancı madde kalabilir. Yara, baş/ göğüs/ batın boşluğunda değilse ve yara etrafında sişkinlik olmuyorsa genellikle ev koşullarında çözüm bulunabilir.Yara musluk suyu ile yıkanır ve  iyotlu solüsyonlarla pasuman yapılır.  Eğer delici alet yarasına neden olan cisim parçalanmış ise parçayı çıkarmak için mutlaka hastane koşullarında tetkik etmek gereklidir.

Yaralanmalarda tetanoz  aşısı ve antibiyotik gerekli midir? Her yaralanmada tetanoz riski var mıdır? Tetanoz aşısının koruyuculuğu 5-10 yıldır. Eğer kirli yaralar söz konusu ise aşı yapılır. MUTFAKTAKİ YARALANMALAR GENELLİKLE TETANOZ RİSKİ TAŞIMAZ
Tetanoz mikrobu doğada bulunur.  Her kesici alet yarasında tetanoz riski yoktur. Kaldı ki tetanoz sadece kesici alet yarasında oluşmaz. Kirli ortamlardaki her türlü yaralanmada olabilir. Tetanoz aşısı yaralanmadan 24 saat sonra etkisizdir.
Parmak kesildi ve atar damar kanaması var ne yapalım? Yaranın üstüne bası yapalım ve 10 dk kadar bekleyelim. Bu süre sonunda kanama durmaz ise hastaneye başvuralım. Kanama basıya rağmen sürekli devam ediyorsa,
yaranın üst tarafından turnike yapalım ve hastaneye gidelim.Kanama toplar damar kanaması ise bası çoğu zaman yeterli olacaktır. Kirli ve büyük yaralarda, vücut drenci düşük olanlara( yaşlılar, şeker hastaları vs.)  antibiyotik  verilebilir.

Derin doku kayıplı yaralarda pansuman ve doku geliştirici pomadlar günlük olarak uygulanır. Doku kayıpsız  yaralarda, dikiş atılan yaralarda pansuman yeterlidir. Yaralara iyi bakılırsa açık kalması yara iyileşmesi  bakımından daha doğrudur ama dış ortamlardan koruyamadığımız için genellikle kapatmak zorunda kalırız. Doku kayıplı yaralar genellikle kabukludurlar ve iz bırakarak iyileşirler. İzler çok güneş görürse koyu renkte, az güneş görürse açık renkte iyileşirler. Her iki durumdada iz kalır.
Yara izleri genellikle Hipertrofik Skar veya Keloid şeklindedir. Hipertrofik skarlarda deriden kabarık ve  yara izi pembe veya koyu renklidir. Kelodidde aşırı bir doku çoğalması vardır ve kanserle karışabilecek bir görüntü vardır. Atrofik skarda ise doku kayıplı iyileşme sözkonusudur ve yara izi oyuktur.

Yara izleri iyileşme döneminde sürekli tahrişle artar. Bundan dolayı, tahrişlerden sakınmak gereklidir. Ayrıca iz kalmaması icin yardımcı ilaçlarda kullanılabilir.

Destekegitimi
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 3 YORUM
  1. Ayşe Güven dedi ki:

    Her zamanki gibi çok kaliteli bir yazı daha. yaralanmalar hakkında güzel bir yazı. Eğitim ve Sağlık sorunlarımda ilk başvuru olarak sitenizi görmeye başladım. Çok teşekkür ederim

  2. Ezgihan yıldız dedi ki:

    Ben sitenizdeki özel eğitim ve sağlık bölümleri başta olmak üzere devamlı izliyorum. Doktor Muharrem beye de ne kadar teşekkür etsek azdır.

  3. Elif dedi ki:

    Yaralanmalar hakkında bilgi sahibi oldum. Geçen gün bahçede 6. sınıf öğrencisi Pelin düştü burnu kanadı. Beden Öğretmenimiz olmasaydı çok zor durumda kalacaktık. Biz ne yapmamız gerektiğini bilmiyoruz. sayenizde bilgi sahibi oluyoruz.

    8 B
    Elif